E
Engin Demirci
Guest
Bir ormanda kaplan ailesi yaşamaktadır. Bir gün bu ailenin bir yavruları olur. Baba kaplan bu duruma çok sevinir ve dişi kaplana, “Bizim oğlan bir kahraman olacak” der. Yavru biraz büyüdüğünde anne kaplan babayı memnun etmek için avladığı avı yavrusuna verip, onu babasına göstermesini ister. Baba bunu görünce sevinir ve, “Benim yavrum bir kahraman oldu” der.
Kod:
Anne kaplan babanın sevincini görünce bunu her gün yapmaya karar verir. Derken günlerden bir gün baba kaplan ölür ve anne kaplan yavrusundan avlanmasını ister. Ancak yavru, annesine, “Anne sen bana avlanmayı öğretmedin ki? Ben nasıl avlanırım?” der. Anne yavruya hak verir ve avlanmaya devam eder. Bu durum böyle devam ederken bir gün anne kaplan da ölür. Yavru kaplan çok şaşırır, ne yapacağını bilemez ve ormandaki kurtların, tilkilerin ve çakalların artıklarıyla karnını doyurmaya başlar. Böylece yavru kaplan hayatının sonuna kadar ormandaki hayvanların alay ettiği bir kaplan olarak hayatını sürdürür. Bu hikayeden çıkaracağımız
Sonuç: Çocuklarımıza küçük yaşlardan itibaren sorumluluk vermeliyiz. İlerlemelerini engelleyecek şekilde onlara kol kanat germek, onların gelecekte hiçbir şey yapamamasına sebep olabilir. Yapmamız gereken, küçük sorumluluklar vererek, onları büyük sorumluluklara hazırlamaktır. Yani balık vermek yerine, onlara balık tutmayı öğretmeliyiz. Bir gün rahat etmek istiyorsanız sizden yiyecek bekleyenlere balık verin,ama ömür boyu rahat etmek istiyorsanız onlara balık tutmayı öğretin…
Hikâyeden Çıkarılabilecek Dersler
•
•
•
•
Yavru Kaplanın Şiiri
Ormanda doğdu bir küçük can,
Gözlerinde umut, kalbinde heyecan.
Baba dedi: “Kahraman olacak oğlum,”
Anne ise avla besledi her gün.
Ama avı tutmayı hiç öğretmedi,
Yavru kaplan büyüdü, yol bilmedi.
Kurtların artığıyla karnı doydu,
Ormanın dilinde alayla anıldı.
Bir ders saklıdır bu sessiz hikâyede,
Çocuğa sorumluluk ver küçük yaşta.
Balık vermek değil, tutmayı öğret,
Gelecek güçlü olur, hayatla başa.
Okumaya devam et...